Osmanlı Kök Şurubu İMMU-NAT - Doğa Aktar

Osmanlı Kök Şurubu

Kullanmadan Değerini Anlamazsınız.

* Yorucu iş temposu,  beynin bedene oranla daha fazla kullanılması, aktif çalışan herkes için kaçınılmazdır.

İnsan beyni, vücut ağırlığının %2’sini oluşturur ve tüm vücut için gerekli enerjinin %20’sini kullanır.

Vücudumuzun vitamin ve minerallere, beynimizin ise sürekli enerjiye ihtiyacı vardır.

Enerjisi yüksek bir beyin, bedenine daha fazla hizmet eder.

* Hareket kabiliyetimizi sağlayan, iskelet sistemimiz üzerindeki çizgili kaslarımızdır.

Aşırı spor yapanlarda ya da yeteri kadar hareket etmeyenlerde yorgunluk nedeni, bu kaslarımızda yeteri kadar kan akışının

sağlanamaması ve oksijen miktarının düşmesidir.

Sporcularda laktik asit artışı yorgunluğa, spor yapmayanlarda ise kas erimesi, halsizlik ve bitkinliğe sebep olmaktadır.

* Uzun ve sağlıklı yaşayabilmek için hastalıklara karşı doğal yollar ile korunabilirsiniz.

Bağışıklık sisteminizi güçlü tutarak, vücut direncinizi arttırabilir, daha dinç ve enerjik bir yaşam sürdürebilirsiniz.

Doğa insanın değil, insan doğanın bir parçasıdır.

* Kış hastalıkları başta olmak üzere, birçok sağlık sorununun yaşanma nedeni, vücudumuzun doğal savunma sisteminin zayıflığıdır, virüs ve mikroplar bağırsaklarımızda barınırlar.

Birçok baharat ve köklerde antioksidan, antivirütik, antimikrobiyal, antikanserojenik, özellikler bulunmaktadır. Baharatların dezenfektan özellikleri sayesinde hastalıklarla mücadele de başarı mümkün olabilmektedir.

OSMANLI’NIN  GİZLİ KÖK ŞURUBU TÜRK KİMYAGERLER TARAFINDAN YENİDEN ÜRETİLDİ.

Osmanlı döneminin hekim başları, padişahın en kıymet verdiği kişi ya da kişilerden oluşurdu.

Hekim başlarının emirlerine yüzlerce insan verilir, ziyadesi ile ödenek ayrılırdı. Çünkü, padişahın ve hanedanın sağlığı ve tedavileri bu insanlara emanetti. 

Dönemin hekim başları, padişahı sağlıklı ve dinç tutabilmek için çok özel formüller geliştirirlerdi. Çok zeki ve maharetli insanlardı.

Bugün bile onların maharetleri tam olarak çözülebilmiş Çünkü Osmanlı’da her şey kayda geçer iken, onların formülleri hiç bir zaman kayıtlara geçmedi ve günümüze kadar ulaşmadı.

 O kadar özel ve gizli insanlardı ki, padişah öldüğünde onlar da görevlerinden alınırlardı, başka bir padişaha hizmet ettirilmezlerdi. 

Bu yüzden hekim başları, hayatlarını padişahı sağlıklı ve sıhhatli yaşamaya adarlardı.

Osmanlı dönemimin hekim başlarının düşüncelerinden ve mantığından yola çıkarak o çok özel formüllerden birisi Türk kimyagerleri ve araştırmacıları tarafından bugünkü versiyonu olarak üretilmiştir.

Osmanlı Kök Şurubu

Kullanmadan Değerini Anlamazsınız.

İlgili Haberler:

Osmanlı Kök Şurubu

İMMU-NAT DOĞAL SAĞLIK ÜRÜNLERİ 

Doğa Aktar_Antalya

www.dogaaktar.com

Antalya Yetkili Satış Mağazası

İZİN ve KALİTE BELGELERİ

 

ISO 22000:2005

 

ISO 9001:2008

 

 

Üretim İzin Belgesi

 

Azerbaycan XPS6 Onay Belgesi

 

XPS6 Almanya Analiz ve Uygunluk Belgeleri

 

XPS6 Almanya Analiz ve Uygunluk Belgeleri

 

Osmanlı Kök Şurubu İMMU-NAT

İMMUNAT DOĞAL SAĞLIK ÜRÜNLERİ 

ANTALYA YETKİLİ SATIŞ MAĞAZASI

Doğa Aktar_Antalya

Tel: 0-242-3171070   Cep: 0-542-3171070

www.dogaaktar.com

Antalya Yetkili Satış Mağazası

 

 

 

Sporcularda laktik asit artışı yorgunluğa, spor yapmayanlarda ise kas erimesi, halsizlik ve bitkinliğe sebep olmaktadır. Bugün itibariyle adına koruyucu hekimlik dediğimiz uygulama, o dönemlerde hekim başları ve kökçü başları tarafından uygulanmaya başlanmıştır. Hekim başları, hastalanan bir padişahı tedavi etmektense, kolay hastalanmayan bir padişah modeli üzerinde dururlardı.

Ve zekice bir yol buldular, sindirim sisteminin önemini keşfettiler. Çok özel hazırladıkları formüllerden bir tanesini bağışıklık sistemini güçlendiren, mide ve bağırsaklarda hastalık oluşumunu engelleyen özel bir şurup üzerine kurdular ve başarılı da oldular. Bugün itibariyle dünyada yapılan bütün araştırmalar, bağışıklık sistemi ve sindirim sitemini hastalıkların temel çıkış noktası olarak kabul etmiştir. İnsan bedeninde, hastalıklara sebebiyet veren birçok mikrop, virüs, bakteri, parazit ve zararlı maddeler bağırsaklarda yuvalanmaktadır.